duşmăni — DUŞMĂNÍ, duşmănesc, vb. IV. tranz. şi refl. recipr. A avea sentimente de ură faţă de cineva (sau de ceva); a (se) urî. – Din duşman. Trimis de ana zecheru, 13.09.2007. Sursa: DEX 98 A se duşmăni ≠ a prieteni Trimis de siveco, 03.08.2004. Sursa … Dicționar Român
ırz düşmanı — is. Cinsel zevki için her türlü yasa ve töreyi çiğnemekten çekinmeyen kimse Kendimi, halkın ırz düşmanı dediği erkeklere çok üstün buluyorum, beğeniyorum. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
düşman (veya düşmanı) kesilmek — düşman olmak, düşman gibi görmek Şu dakika yalnız bu memleketin değil, bütün insanlığın düşmanı kesilmişti. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
can düşmanı — is. Aşırı düşmanlık güden kimse, öldürmeyi bile düşünen düşman Hem değil sana, can düşmanıma bile gül yaprağı ile dokunmaya kıyamam. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
ekmek düşmanı — is. Bir ailede geçimin sağlanmasına katılmayan tüketici durumdaki kişiler … Çağatay Osmanlı Sözlük
kaşık düşmanı — is., şaka Kadın, eş … Çağatay Osmanlı Sözlük
tuz ekmek düşmanı — sf. Nankör Böyle mübarek bir gecede bu tuz ekmek düşmanının velinimetinin evinde yaptığı hırsızlık besbelli dokunmuştu. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
kazanırsan dost kazan, düşmanı anan da doğurur — sen dost kazanmanın yoluna bak, düşman kolay kazanılır anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
Kaçik Düsmani — Voir La Chambre de mariage … Dictionnaire mondial des Films
baskın basanındır — düşmanı gafil avlayıp saldıran taraf savaşı kazanır anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük